BİLGİNİN IŞIĞINDA BİR ÖMÜR: YAKUP MELETLİ VE HAKİKATİN YOLCULUĞU
Karate camiasının büyük bir çoğunluğu, hiyerarşinin soğuk basamaklarında “Kademe” ve “Dan” peşinde koştururken; Yakup Meletli, yönünü rütbelerin geçiciliğinden, bilginin sonsuzluğuna çevirmiştir.
Bilginin Işığında Bir Ömür:
YAKUP MELETLİ VE HAKİKATİN YOLCULUĞU

SİYAHKUŞAK
Geleneksel Karate-Do’nun tozlu ve meşakkatli yollarında, sadece bedeniyle değil, ruhu ve zihniyle de iz bırakan nadir şahsiyetler vardır. Yakup Meletli, modern zamanların şekilci ve rütbe odaklı anlayışına karşı, bilginin ve samimiyetin kalesi gibi duran, bu sanatın gerçek bir neferdir.
Karate camiasının büyük bir çoğunluğu, hiyerarşinin soğuk basamaklarında “Kademe” ve “Dan” peşinde koştururken; Yakup Meletli, yönünü rütbelerin geçiciliğinden, bilginin sonsuzluğuna çevirmiştir. Bilimsel bir titizlikle genişlettiği bilgi dağarcığı, onu sadece bir teknik uygulayıcısı olmaktan çıkarıp, bu sanatın entelektüel mimarlarından biri haline getirmiştir.
O, dünyada pek az ismin cesaret edebileceği bir şeyi başarmış; “öğrenmeyi” bir varoluş gayesi, “paylaşmayı” ise bir toplumsal borç bilmiştir. Ürettiği her bilgi, paylaştığı her tecrübe, Karate’nin sadece fiziksel bir mücadele değil, bir “Do” (Yol) olduğunun en somut kanıtıdır.

Bir insanı “gerçek” kılan, fırtınalı zamanlarda bile köklerine sadık kalabilmesidir. Yakup Meletli; eleştirilse de, yargılansa da ve hatta bazen yalnız bırakılsa da, kendi hakikatinden ve dürüstlüğünden asla taviz vermemiştir. Bu dik duruş, Geleneksel Karate-Do’nun temel taşı olan “Giri” (Görev/Sadakat) ve “Meiyo” (Onur) kavramlarının yaşayan bir tezahürüdür.
Onun samimiyeti ve içtenliği, aradaki mesafeleri kaldıran bir köprü gibidir. Bize “bizden biri” olduğunu hissettiren şey, başarısının sadece tekniklerinde değil, kalbinin derinliklerinde ve insanlara karşı duyduğu empatide saklı olmasıdır.
Hayatın tüm zorluklarına rağmen üretmekten ve bilgilendirmekten vazgeçmeyen bu irade, Karate-Do’nun bireyi “Yüksek Karakterli” bir kişiliğe dönüştürme idealinin vücut bulmuş halidir. Yakup Meletli, enerjisini yıkmak için değil, değer üretmek ve insan biriktirmek için kullanarak, gerçek bir “Sensei” (Önde giden/Yol gösteren) vasfını taşımaktadır.
“Bir yolun değeri, o yolda yürüyenlerin bıraktığı izle ölçülür.”
İyi ki varsın Yakup Meletli. Bilginle aydınlattığın bu yol, duruşunla güç verdiğin bu camia ve sevginle dokunduğun kalpler, senin en büyük rütbendir. Oluşun, duruşun ve o eşsiz kalbin; Do-Yol’unun sönmeyen meşalesi olarak hep aynı kalsın.




