Tülay ALBEAR: “Türk Karate’si Çok Kaliteli ve Dünya Karate’si İçerisinde Çok Önemli Bir Yere Sahip.”

Tülay ALBEAR: “Türk Karate’si Çok Kaliteli ve Dünya Karate’si İçerisinde Çok Önemli Bir Yere Sahip.”

F. Vural YILMAZ

Amerika Birleşik Devletleri’nin Florida eyaletinde yer alan Tampa şehrine bir süre önce yerleşen Milli Karatecimiz Tülay ALBEAR ve değerli eşi Gustavo ALBEAR 2019’u geçmeye hazırlandığımız bu ay SİYAHKUŞAK Web.’in röportaj konuğu oldu. Hocalarımız sorularımıza verdikleri içten ve samimi cevaplarıyla siz değerli okur ve ziyaretcilerimizın yanısıra Karate Camiası ile adeta hasret giderdi! Birbirinden değerli açıklamaları ise adeta bir ders niteliğinde!

SİYAHKUŞAK: Tülay Hocam merhaba… Size ve Sensei Gustavo’ya Türkiye’den selam ve saygılar sunuyorum. Hocam hem SİYAHKUŞAK Web. okur ve ziyaretcileri adına, hemde dost ve yakınlarınız adına bazı sorularımız olacak… Doğrusu ülkemizden Amerika’ya gittiniz ve yerleştiniz… Nasılsınız? Öncelikli olarak sağlık-sıhhat ve klasik bir tabirle işler-güçler nasıl?
.
Tülay ALBEAR: “Nasılsınız?” diye sorulduğunda “iyiyim” demek adettendir.. Tanrıya şükür bir yaramazlık yok.. Şimdilik her şey yolunda.. Sensei Gustavo’nun geçen yıl geçirdiği Kalp rahatsızlığı ve bir ay önce Babamızı kaybetmemizle zor günler yaşadık.. Ama toparlandık şu an iyiyiz.. Neler yaptığımız sorunuza gelince; Sensei Gustavo ve ben ‘Emekliliğin keyfini çıkartıyoruz’ diyebiliriz.. Bunun yanı sıra Sensei Gustavo Dünya GojuRyu Federasyonu’na bağlı bir Federasyon kurma girişiminde.. Bunun ön hazırlıkları yani yazışma ve prosedür aşamaları bitti.. Sanırım önümüzdeki yıl hayata geçecek.. Birde bitirmek üzere olduğu kitabının üzerinde çalışıyor.. Ben ise yorucu bir hazırlanma döneminden sonra New Mexico Albuquerque’de verdiğim Seminer ve Turnuvada Kata yaşışmasının ardından biraz dinlenmeye çekildim.. Kısa bir süre daha dinlenip, antrenmanlarıma kaldığım yerden devam edeceğim.. Mayıs ayında Indianapolis’ten Seminer teklifi geldi.. Sensei Gustavo Kata, ben Kumite semineri vereceğiz.. Ayrıca turnuvada müsabık olarak Kata dalında yarışacağım.. Kısacası şu anda dinleniyorum ama önümüzdeki günlerde zorlu bir antrenman süreci beni bekliyor..
.
SİYAHKUŞAK: Hocam Amerika’ya yerleşme kararı aldınız, eşyalarınızı topladınız ve yolculuk başlıyor, duygularınızı öğrenebilir miyim?
.
Tülay ALBEAR: Ülkemden, arkadaşlarımdan, kültürümden ayrılacağım için üzgündüm ama aynı zamanda yeni bir dünya, yeni bir hayata başlama düşüncesi bana heyecan veriyordu.. Eşim Sensei Gustavo’da çok üzgündü.. Çünkü o Türkiye’yi çok seviyor.. Burada gerek seminerlerde, turnuvalarda olsun, gerekse bir arkadaş ortamında da her zaman Türkiye’den, oradaki dostluklardan, Türk Karate’sinden övgüyle ve gururla bahseder.. Eşim Gustavo tam bir Atatürk ve Türkiye hayranı bir Türk dostudur.. Türkiye için “ikinci vatanım” der ve bir gün Türkiye’ye geri döneceğini her seferinde dile getirir.. Bana gelince, bu konudaki duygularımı şöyle ifade edebilirm; “Bülbülü altın kafese koymuşlar yine vatanım demiş”
.
SİYAHKUŞAK: İlk başlarda biraz zorluk oldu mu, bugün buraya alıştınız mı?
.
Tülay ALBEAR: Elbette ilk aylar benim için zordu.. Ben adeta ülke değil gezegen değiştirmiş gibi hissettim.. Dil farklı, kültür farklı, kurallar farklı.. Ama her alanda özgür olduğunuzu dibine kadar hissediyorsunuz.. Sadece insanlar değil hayvanlar bile burada özgür.. İnsanlar birbirlerine saygılı.. Ama ne olursa olsun insanın”çayı koy geliyorum” deyip çat kapı geleceği dostları olmalı.. En çok özlemini duyduğum da bu samimi dostluk..
.
SİYAHKUŞAK: Bu geçen sürede Türkiye’yi özlediniz mi? İzmir, Antalya, İstanbul?
.
Tülay ALBEAR: Ben ülkemi çok özlüyorum.. Özellikle saydığınız bu üç şehri.. Bu Sosyal medya paylaşımlarımdan da anlaşılıyordur.. Bir gün mutlaka geleceğiz..
.
SİYAHKUŞAK: Tabii Karate sizin hayatınızın bir parcası, o olmazsa olmaz! Gözlemleriniz ışığında Türkiye ve Amerika karatesi  hakkında görüşleriniz nedir? Ayrıca idmanlar, dojo kuralları, disiplin…
.
Tülay ALBEAR: Türk Karate’sinin başarısını Dünya kabullendi.. İstikrarlı bir Başkanımız, Çok değerli Sensei’lerimiz, başarıdan başarıya koşan sporcularız, Dünya hakemlerimiz ve özveriyle çalışan kurullarımız var.. ABD Karate’si daha çok Okinawa geleneksel Karate’ye ağırlık veriyor.. ABD’deki hemen her federasyonun Okinawa ile bağlantısı var, bu yüzden Japon Karate’si ikinci planda.. Burada İnsanlar Uzak doğu dövüş sanatını öğrenmek için Dojo’lara yazılıyor.. Sportif Karate’yi pek önemsemiyorlar.. Karate’nin Sanat ve felsefe kısmı daha çok ilgi görüyor.. Bu yüzden hemen her Dojo’da 70-80 yaşında yaşlı kişiler görebiliyorsunuz.. Dojo içerisinde tam bir disiplin ve saygı hakim..
.
SİYAHKUŞAK: Gustavo Hoca ve sizin düzenli bir antrenman proğramınız var mı?
Şampiyona veya bir seminer öncesi çalışmalarınız sanki daha bir yoğunlaşıyor ve hedefe odaklandığınızı görüyoruz. Heyecanınızı hiç kaybetmiyorsunuz!

.
Tülay ALBEAR: Kumite seminerlerim için programı kendim hazırlıyorum ama Kata yarışmalarım için antrenman programı tamamen Sensei Gustavo’ya ait.. Oldukça yorucu ve disiplinli bir antrenman programım oluyor.. Dizlerimdeki sorunlardan dolayı Kumite müsabakaları benim için kapanan bir sayfa.. Ayrıca Eşim Sensei Gustavo benim Kata’ya farklı bir gözle bakmama vesile oldu.. Şu anda Kata benim vazgeçilmezlerimden oldu.. Artık Kata antrenmanları ve yarışmaları, Kumite’den çok daha fazla ilgimi çekiyor.. Antrenmanda ve yarışırken inanılmaz haz alıyorum…
.
SİYAHKUŞAK: Hocam bir turnuvaya katıldınız, madalya veya bir kupa kazandınız! Bizler Türkiye’de seviniyoruz, mutlu oluyoruz. Pekii sizin bundan sonra turnuvalara katılımınız, hedefleriniz ve 2020 planlarınız?
.
Tülay ALBEAR: Ben 53 yaşındayım ve yarışmacı olarak herhangi bir hedefim yok.. Bir şeyler kanıtlamak için değil, sevdiğim ve keyif aldığım için turnuvalarda yarışıyorum ve gerçekten çok keyfi katılıyorum.. Hani bizde bir laf vardır “Gazozuna” işte aynen bende gazozuna katılıyorum.. Turnuvalarda yarışmak benim için keyfi bir şey ama bunun için bile disiplinli ve çok çalışıyorum.. Hedefe odaklanıyorum ve odaklandığım hedefte en iyisini yapmak için antrenman planımdan taviz vermiyorum.. Eğer bir gün WKF “dünya veteranlar yarışması” düzenlerse işte o zaman antrenman ve Turnuvalar benim için keyfi olmaktan çıkar ve tüm benliğimle hedefe odaklı çalışmalara başlarım.. Zirvede olmak için de hiç bir özveriden kaçınmam..
.
SİYAHKUŞAK: Gustavo Sensei’ye soralım; Madalya mücadelesi var, Tülay Sensei tatamide, onu nasıl buluyorsun?
.
Gustavo ALBEAR: “Sensei Tülay yaşına göre inanılmaz disiplinle ve özveriyle çalışan gerçek bir savaşçı.. Onu izlerken bazen yoruluyorum.. Zaman zaman verdiğim antrenman programının dışına çıkıyor sakatlanmasından korkuyorum.. Tatami’de antrenmanlardaki Tülay’dan biraz düşük performanslı Tülay görüyorum ama her turnuvada bu düşük performans biraz daha iyileşiyor.. Bunun nedeni Tülay’a uygun sevebileceği bütünleşebileceği ve Kata’nın Tülay’ı sevip benimseyeceği ortak bir Kata bulmak uzun zamanımızı aldı.. Bu yüzden hatalı kata seçimlerimde sakatlanmalar ve başarısızlıklar yaşadık..
Kata ne kadar popüler yada sıkı içerikli bir Kata olsada, uygulayacak kişi o Kata’yı, o Kata’da o kişiyi benimsemeyip özümsemezse asla ruhen ve bedenen bütünleşemezler ve başarı gelmez..
Bu yüzden uygun Kata listemizi oluşturmamız 2 yılımızı aldı..
Sanırım Kata onu, O Kata’yı sevdi ve her turnuvada bir öncekinden daha fazla bütünleşip birbirleriyle aralarında daha güçlü bir bağ oluşturuyorlar ve bu şekilde her turnuvada bir öncekinden daha başarılı bir performansı seyircilere ve hakemlere sergiliyorlar..
.
SİYAHKUŞAK: Hocam geçtiğimiz günlerde seminer verdiniz, katılımcılar kuşaklarını beyaza veya sarıya düşürdüler, neden?
.
Tülay ALBEAR: Daha öncede belirttiğim gibi ABD’de geleneksel Karate’ye ciddi şekilde önem veriliyor ve uygulanılıyor..
Bunun bir Okinawa geleneği olduğunu bende yeni öğrendim.. (tabii bunu her Dojo yapmıyor..)
Seminer veren hoca karşısında öğrenciler seminer boyu kendi kuşaklarını takmayıp, sadece Beyaz kuşak takıyorlar.. Buna Dojo hocası (kaç dan olursa olsun) da dahil..
Seminer veren Sensei kimin hangi kuşak olduğunu bilmiyor..
Seminer bitiminde, seminer veren Sensei istediği takdirde (hemen her sensei bunu istiyor) seminere katılanlar kendi kuşaklarını takarak Sensei’nin karşısında hazırol da duruyor.. Shomeni selamı ve Sensei’nin son konuşması ve ardından toplu halde resim çekiliyor..
Bununla ilgili bir anım, son seminerimde ben yaklaşık 60 yaşlarında olan bir katılımcıyı Sensei sanmıştım çünkü gerçekte iyiydi.. üstelik Kumite seminerinde.!
Seminer sonunda yeşil kemer olduğunu görünce şok olmuştum..
Şaşkınlıkla “ Sen yeşil kemermisin” diye sorduğunda mahçup ve saf bir ifadeyle “geçen ay geçtim yeşile Sensei” dedi.. “Ama bayağı iyisin tebrik ederim” dedim.. “Budo yolunda daha iyi olmaya gayret ediyorum” diye cevapladı..
Hayran kalmıştım..
.
SİYAHKUŞAK: Burada savaş sanatları arasında karatenin yeri ve diğer popüler sanatlar hangisi?
.
Tülay ALBEAR: ABD’de Karate çok popüler..
Daha doğrusu en popüler Uzak doğu Dövüş Sanatlarının içinde Karate’nin yeri başka..
Basit bir Federasyonun turnuvaya katılımı bile yaklaşık 1500-2000 sporcu..
Yarışmacı katılımcılar ve seyirciler de dahil ücretli.. Bir sporcu bir dalda yarışmak için ortalama 75 $ ödüyor.. iki yada daha fazla dalda yarışırsa (Kata Kumite yada Kobudo gibi) ilk katılımının %70 ini, üçüncü dalda yarışırsa ilk ödemenin %50 sini ödüyor..
Turnuvalarda Madalya’da veriliyor ama Kupa’lara daha çok önem veriliyor.. Alışılmışın dışında inanılmaz güzel kupalar veriliyor..
Finaller özenle yapılıyor..
Veliler çok bilinçli..
Maçı bitenler, yenilenler dahi Turnuvayı terketmiyor.. Finalleri izlemek için bekliyorlar..
Özellikle minik, yıldız, yaş kategorisindeki derece yapan sporcular mikrofona çağırılıp yüzlerce kişi karşısında duygularını dile getirmesi isteniyor..
Sporcu konuşup ailesine, Sensei’lerine vs teşekkür ederken salondan çıt çıkmıyor.. saygı ve sabırla veliler sporcuyu dinliyor ve konuşma bitiminde kupası verilirken salondan inanılmaz bir alkış tufanı kopuyor..
Bu çok güzel ve önemli bir uygulalama..
Bunun için günlerce konuşma hazırlayan çocuklar var.. Bu çok önemli.! Sporcular kuru kuruya bir madalya ile geçiştirilmiyor.. Önemseniliyor.. Sporculara inanılmaz moral ve teşvik oluyor..
Öyle bir köşede maçlar devam ederken diğer tarafta madalyalar takılmıyor..
Kısacası o madalya yada kupayı almak sadece derece yapmanın önemini değil popüler olup camiasında tanınmanın da önünü açıyor.. Bu da çocuğun kendine olan güvenini perçinliyor..
.
SİYAHKUŞAK: Bu arada şunu sorayım; Uluslararası arenada savaş sanatları mı, dövüş sanatları mı, mücadele sporları mı, uzakdoğu sporları mı veya diğer hangi tanımlama?
.
Tülay ALBEAR: Bu saydıklarınızı Dünya’da kendi branşlarında ekol olmuş veya stil kurucusu yada öncüleri tarafından farklı yorumlanıyor..
Kobudo,Kendo gibi aletlerle yapılan bir çok stil “Savaş sanatlarından” geliyor bu yüzden savaş sanatları olarak anılıyorlar..
Karate, Judo, Taekwondo,Aikido gibi silahsız aletsiz elle yapılan bir çok stil de “Dövüş sanatları” olarak anılıyor..
.
SİYAHKUŞAK: Size göre hangisi?
.
Tülay ALBEAR: Uzak Doğu Dövüş Sanatı
.
SİYAHKUŞAK: Size tek kelimelik çok özel bir soru; ‘Ferhat Özset?’
.
Tülay ALBEAR: Başkaları için Ferhat Özsert demek, Kyokushinkai-Kan ve Ashihara Karate demek..
Benim için ise;
Ferhat Özsert demek, Ağabey demek..
Ferhat Özsert demek, Dürüstlük demek, mertlik demek..
Ferhat Özsert demek, güven demek,
Ferhat Özsert demek, asla unutamayacağım ve her aklıma geldiğinde içimden “Canım hocam iyiki vardın hayatımda” dediğim saygı ve minnetle anılarımda yaşayan Sensei demek..
Ferhat Özsert demek ADAM gibi ADAM demek..
.
SİYAHKUŞAK: Biliyorsunuz, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları var ve orada karatenin vatanında,olimpiyatlarda karate var. Genel bir soru; Karatenin olimpik olması ve bundan sonraki rotası, Türk karatesinin olimpiyatlardaki yeri, madalya şansı nedir?
.
Tülay ALBEAR: Sizinde bildiğiniz gibi Tokyo’daki 2020 Yaz Olimpiyatlarda karate ilk kez katılacak.. Karate, 2020 programının bir parçası olarak, 2020’ye özel olarak eklenen beş spordan branşından biri.. Benim düşüncem burada daha çok Karate disiplini tanıtılacak..
WKF başkanı sayın Antonio Espinos bunu çok iyi değerlendirmeli ve hiç bir ülkeyi, şahsı kayırmadan disiplinli ve adaletli seçimler yapmalı.. Umarım bazı pürüzleri geç olmadan düzeltir..
Daha öncede belirttiğim gibi Türk Karate’si çok kaliteli ve Dünya Karate’si içerisinde çok önemli bir yere sahip..
2020 Tokyo Olimpiyatlarında çok değerli başarılar elde edeceğimize inanıyorum..
Altınımız bol olacak.
.
SİYAHKUŞAK: Hocam bir Türkiye sorusu; Ufukta Türkiye var mı, ziyaretiniz, tatiliniz ne zaman ve geldiğinizde bir karate kampı olur mu? Ne dersiniz?
.
Tülay ALBEAR: Ülkemize önümüzdeki bir iki yıl içinde geleceğiz.. Gelişimiz tatil amaçlı olacağı için Kamp düşüncemiz yok ama sevdiğimiz saydığımız hocalarımızla, dostlarımızla Adrasan’da bir kaç günlük hem tatil hem antrenman olabilir..
(İyi fikir bunu organize edeceğim) Tabii birde herhangi bir Turnuvaya denk gelirsek (ki getirmeye çalışacağım) kesinlikle müsabık olurum..
.
SİYAHKUŞAK: Müsaden olursa sorularım biraz özele kaçıcak; Size ‘lacivert‘ dersem yanına hangi sevdiğiniz rengi koyardınız?
.
Tülay ALBEAR: Tabii ki SARI .
.
SİYAHKUŞAK: Sensei Gustavo’nın Türkiye’de sevdiği iki renk?
.
Tülay ALBEAR: SARILACİVERT
.
SİYAHKUŞAK: Doğum gününüz, Gustavo Sensei size ne hediye alır dı?
.
Tülay ALBEAR: Ben tam anlamıyla bir teknoloji delisiyim.. Bunu bildiği için genelde elektronik şeyler alıyor.. Son doğum günümde Jabra Gn bluetooth kulaklık aldı..
.
SİYAHKUŞAK: Peki onun doğum günü, siz ona ne alırdınız?
.
Tülay ALBEAR: Ben ona son doğum gününde Ralph D. Sawyer’in “The seven military classics of ancient China” kitabını aldım..
.
SİYAHKUŞAK: Sensei Gustavo’nın Türkiye’de unutamadığı bir anı?
.
Gustavo ALBEAR: Öğrencimiz Ebubekir Ceylan’ın minikler Balkan Kata şampiyonu olduğu an ve birde Sensei Alev Oral ile kısa sohbetimizi unutamıyorum.. Çok keyifli ve bilgi alışverişi olan bir konuşmaydı.. Kaybımız için derinden üzgünüm..
.
SİYAHKUŞAK: Sizin unutamadığınız bir anı?
.
Tülay ALBEAR: Unutamadığım o kadar çok anım var ki.. Aklıma geldiğinde hala güldüğüm bir anımı anlatayım.. 80 li yıllar.. Avcılarda oturuyoruz.. Ama ben haftanın 4 günü 3 araç değiştirerek Ferhat hocamın Mecidiyeköy Oyama Karate Dojosu’na gidiyorum.. Bazı günler antrenmandan dönerken Topkapı’da Kung-fu salonu olan Enver Beygova’nın salonuna uğruyorum.. Antrenmanları seyredip sohbet filan ediyoruz.. Yine böyle bir ziyaretimde tam Enver hoca ile sohbetimiz esnasında merdivenlerden genç bir çocuk girdi içeri ve kayıt şartlarını filan sordu.. Sonunda kayıt oldu ve kung-fu elbisesi almak istedi.. Enver hoca üç raftan oluşan duvardaki elbiseleri aşağıdan yukarı göstererek “5- 10-15” dedi.. Çocukta en üst raftaki 15 aldı ve soyunma odasına gitti.. Ben de merak ettim ve hemen atladım tabii.. Çünkü sizde bilirsiniz ki dönemlerde öyle her yerde elbise bulunmuyor bir tek Enver hoca ve Mustafa Zigal yapıyor elbiseleri.. En üst rafı göstererek “hocam bir tane versene bakayım” dedim.. Enver hoca en alt raftan bir tane verdi.. “Yok hocam ondan değil üsttekinden ver” deyince Enver hoca “yahu hepsi aynı sadece raf farkı var” demiş ve çok gülüşmüştük..
.
SİYAHKUŞAK: Hocam sizin ve Gustavo Hoca’nın söylemek istediği  bir şey var mı?
.
Gustavo ALBEAR: Ben Türkiye’nin bir Karate gazetesi, Karate dergisi olduğunu bilmiyordum.. Henüz öğrendim ve çok mutlu oldum.. Bundan sonra SİYAH KUŞAK dergisinin takipçisi olacağım.. Türkiye’deki tüm dostlarıma, hoca arkadaşlarıma ve Türk Karate’sine emeği geçmiş herkese sevgi ve saygılarımı yolluyorum.. Benim cevabım.. Ben 1980 li yıllarda Siyah kuşak dergisiyle tanıştım.. O zamanlar aylık dergi olarak gazete bayilerinden alırdım.. Hala sakladıklarım var.. Türkiye’de Ablamın evinde diğer değerli eşyalarımla birlikte muhafaza ediliyor.. O yıllardan bu yana özveriyle ve tüm olumsuzluklara rağmen istikrarlı bir şekilde yayın hayatına devam eden SİYAH KUŞAK dergisine başarılarının devamını diliyorum..
.
SİYAHKUŞAK: Tülay Hocam size ve Gustavo sensei’ye teşekkür ediyorum, sağlık-sıhhat ve çalışmalarınızda başarılarınızın devamını diliyorum.
.
Tülay ALBEAR: Öncelikle siz değerli SİYAHKUŞAK aracılığı ile Amerika’dan Güzel Türkiye’mizin, güzel insanlarına kucak dolusu sevgi ve selamlarımızı sunuyoruz..
Bizlere bu imkanı sağladığınız için asıl biz size teşekkür ederiz.. Saygı ve hürmetlerimizle..

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.